SÜRGÜN:
Mümkün müdür sonsuza dek sevmek seni?
Mümkün müdür uzaktan sevmek böyle içten, böyle sessizce?
Kimselerin sevemeyeceği kadar sevmek seni,
Asla bir son olmadığını bilmek ve kabullenmek çaresizce.
Dünyanın tadı yok
Terziler maharetsiz çıktılar
Anlamak istemediler ruhunun içine düştüğü çetin mücadeleyi.
Bedeninse bir askıda; sana birkaç beden büyük gelen kumaşların tam ortasında.
Emanet ruhun kanatlarını takıp uçuverdi sonunda buradan çok uzaklara
Özgürlük sandığı ucu sana bağlı tutsak kalpli, şık görünen yeni hayatına
Dolandığı binbir çeşit kumaştan sıyrıldığında.
Ne kadar az giysi, o kadar çok mutluluk
Ne kadar çok çırpılan kanat, o kadar çok özgürlük
Ne kadar çok kalp çarpıntısı, o kadar çok sevgim
Ne çok çeşit renk, o kadar çokluk
Ne kadar uzak, o kadar kayboluş;
Mavinin ortasında,
Bulutlarla kolkola.
İnsan hiç mi merak etmez;
-Nesin sen?
-Neyim ben?
-Kimim ben?
-Kimiz biz?
-Neye dönüşüyoruz bir araya geldiğimizde?
-Kanatlarım bana kimden miras böyle?
-Neden kuluçka asalağı bir guguk kuşu gibi gözlüyorum başka yuvaları?
-Yalnızlıktan çok korkan arsız ruhum uykudayken nereye gider kendi kendine ya da ölüverince?
-Açlığımı neden bastıramıyorum bir lokma ekmekle?
-Sevgim neden pusulasız çıkmak istiyor yola?
-Evim neden bana bu kadar uzak, ben yaklaşmak için paralanıp dursam da?
-Ve senin için yaratılmış olduğumu bildiğim halde; neden sürgündeydim karşı karşıya olduğumuz anlarda bile?
Bildiğim bir şey bana yetiyor olduğum yerde
Boşuna sevmemişim ben seni durduk yere.
Bu an bile.
ÇİZER: PAUL RUiZ
Sevgi pusula kullanmaz ki, Gönlün pusulasıdır O ve hep Vuslata bakar, hiç şaşmadan, hiç bıkmadan, hiç usanmadan hep Vuslatı gösterir…
BeğenLiked by 1 kişi