ÜZÜLME/SÖYLE NASIL SEVDİN SEN ONLARI?:
Tüy gibi hafif hissedersin bazen
Bir kör gibi dipçiğini yerlere vura vura sürüdüğün bastonundur tek silahın ve rehberin
Uğultular yol açar önünde
Derin, engin okyanusun ortasındaymışçasına
Sihirdir sana yolunu açan sihirbaz değil
Nereden geldiği hiç belli değil.
Aynı kelimeyi üç defa fısıldarsın kendi duyacağın şekilde
Hayır, haykırırsın ama kimsenin duymayacağı şekilde
Asla
Duymamalıdır hiç kimse.
Ondan önce bilmemelidir kimse
Ne hissedip
Neden özlediğini.
Bir his midir yoksa biri midir özlediğin?
Hissetmek için önce
Derin düşünmek gerek
Ve özlemek için
Önce terk edilen olmak gerek
İyisi mi sen doğru kelimeyi ara önce
Doğru kelime
Doğru his
Doğru endişe
Adı endişe olsa bile
Küçük şeylerden büyük hikayeler çıkardın kendince
Ne çevren ne şartların el verdi sakin bir kalple yoluna devam etmene
Karşılaşma ihtimaliyle beraber gezdiğimiz yollarda yürüdüm sessizce
Daha dün senin mahallendeydim keyifsizce
Günün birinde dar bir patikada karşılaşma ihtimali vardı fikrimde
Ne şartları ne çevreyi önemseyecektim bu haliyle
En hüzünlü aşkın platonik aşk olduğunu keşfettim bir vesileyle
En hazin, unutulmaz ve şairane
Şair olunmaz, doğulurmuş bir kere
Senden öğrendim tek seferde.
“Üzülme
Üzülme
Üzülme”
Doğru kelime bu işte
Üzülme sakın
Üzülme olan biten hiçbir şeye.
Sen oldun bitti artık.
Üzülme ettiklerine.
Bir an seni getirdi aklıma
Sonra unutturdu bir anda
Üzülmüyorum artık
Bok gibi sevdim
Ne de olsa.
Gün geçirmek için birlikte gün geçirmek gerekmiş
Beni okuman gerekmiş, başka kimseyi değil.
Ve beni oku başka kimseyi değil
Kapatmış olduğumda gözkapaklarımı
Araladığımda dudaklarımı.
Burun deliklerimin çektiği havayı takip et
İyice bir düşün şimdi
Bir esrarı yoktu ki yerdeki izmaritlerin.
Ama söyle nihayet hissettiklerini
Bir bütün olarak mı yoksa teker teker mi sevdin sen onları?
Söyle nasıl sevdin sen onları?
Bir Cevap Yazın